Mesopotamia Garden Hotel Rezervasyon
Rezervasyon Tarihi


Rezervasyon Bilgileri







Rezervasyon Notu

Mardin Hakkında
Mardin nüfusu 800 bin. Türkiye’nin doğusundaki en etkileyici şehirlerden biri olan Mardin’de görülmesi gereken yerler listesine tamamen sadık kalınmalı. Bu şehirdeki medreseleri, manastırları ve müzeler ziyaret edilmeli. Geçmişi olduğu kadar evleri ve sokaklarıyla bugünü de keşfedilmeli. Mardin’de konaklama seçenekleri olarak, tarihi birebir yaşamak için Mardin otelleri arasında eski konakları ve butik otelleri tercih edebilirsiniz. Mardin haritası açtığınızda karşınıza çıkacak olan Mardin ilçeleri arasında Dargeçit, Derik, Kızıltepe, Mazıdağı, Midyat, Nusaybin, Ömerli, Savur ve Yeşilli yer alıyor. Her ilçenin kendine has bir dokusu var, ayrıca bu yerler birbirinden güzel hikâyeler ve manzaralar barındırıyor.

Mardin’de Hava Durumu
Mardin’de kara iklimi görüldüğü için yaz günleri oldukça sıcak ve yağışsız geçiyor. Kış aylarında hava son derece soğuyor. Mardin hava durumu kontrol edilerek program yapılması gereken yerlerden. Mardin’de mikroklima etkisiyle Akdeniz ikliminin etkilerini de hissettiğinizde şaşıracaksınız.

Mardin’e Ulaşım
Mardin’de gezilecek yerler çok sayıda olduğu için şehir her mevsim tarih ve mistik doğu keşiflerini seven misafirlerini ağırlıyor. Mardin otelleri de otantik dokularıyla bu tarihi şehre hevesle gidilmesinin sebeplerinden biri. Mardin Havaalanı ile şehir merkezi arasında yaklaşık 20 km mesafe var. Havaalanının şehre yakın olması Mardin gezisi için büyük kolaylık sağlıyor. Mardin uçak bileti almadan önce sizin için sıraladığımız durakları incelemenizi ve Mardin turu rotanızı buna göre planlamanızı öneriyoruz.

Mardin’de Gezilecek Yerler

Zinciriye Medresesi
İsa Bey Medresesi ve Sultan İsa Medresesi olarak da bilinen medrese 1385 yılında Artuklu Beyliği Sultanı İsa bin Muzaffer Davud bin El Melik Salih tarafından yaptırılmış. Selçuklu mimarisinin en iyi örneklerinden biri olan medrese bir kaleye benzeyen görüntüsüyle dikkat çekiyor. Bünyesinde bir camiyi de barındıran medrese günümüzde kültürel etkinliklere ev sahipliği yapıyor. Mardin tarihine yakından bakmak için geçmişte önce medrese, daha sonra rasathane, hapishane ve müze olarak kullanılmış bu yapıyı mutlaka ziyaret etmelisiniz.

Deyrüzzeferan Manastırı
Deyrüzzeferan Manastırı adıyla da anılan yapı 5. yüzyılda inşa edilmiş. Süryaniler için önemli bir dini merkez olan manastırın içinde Azizler Evi (Beth Kadişe), Güneş Tapınağı, Kubbeli Kilise (Mor Hananyo Kilisesi) ve Meryem Ana Kilisesi bulunuyor. Manastır, adını çevresinde yetişen safranlardan alıyor ve Safran Manastırı anlamına geliyor. Mardin’de görülecek yerler arasında yer alan, şehir için önemli bir kültürel miras kabul edilen manastırın mimarisine hayran kalacaksınız. Ayrıca manastırda sergilenen tarihi küpler ve eski at arabaları gibi değerli eserleri de inceleme fırsatı bulacaksınız.

Mardin Müzesi
1895 yılında inşa edilen Süryani Katolik Patrikhanesi ilerleyen yıllarda askeri karargâh, polis karakolu ve sağlık ocağı gibi birçok farklı amaç için merkez olarak kullanıldı. 2000 yılında restore edildikten sonra Mardin Müzesi buraya taşındı. 1947 yılında kurulan Mardin Müzesi daha önce Zinciriye Medresesi’nde yer alıyordu. Müzenin koleksiyonu Yontma Taş Devri’nden 19. yüzyıla kadar geçen süre içinde bulunan Mardin’deki tarihi eserlerden oluşuyor. Mardin Müzesi’ndeki mozaikler, heykeller, takılar ve mobilyalar göz kamaştırıyor.

Kasımiye Medresesi
Hâlâ Mardin’de nerede gezilir diye düşünüyorsanız bir sonraki durağınız Kasımiye Medresesi olabilir. Mardin Kasımiye Medresesi de tıpkı Zinciriye Medresesi gibi Artuklular zamanında inşa edilmiş. Hatta mimarının da aynı kişi olduğu düşünülüyor. Ancak medresenin inşası Timur’un düzenlediği Moğol saldırıları nedeniyle yarım kalmış. Akkoyunlular zamanında inşası tamamlanan medrese bölgede önemli bir eğitim merkezi rolü üstlenmiş. Medresenin bir avlusu ve çeşmesi bulunuyor. Kasımiye Çeşmesi’nin doğumla ölüm arasındaki akışı ve ölümden sonrasını simgelediği söyleniyor. Mardin gezisi sırasında şehrin en büyük yapılarından biri olan Kasımiye Medresesi’ne uğrayın ve hikâyesini yerinde öğrenin deriz.

Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi
Geçmişte Süvari Kışlası, askerlik şubesi ve vergi dairesi olarak kullanılan yapı bugün müze ve sanat galerisi olarak hizmet veriyor. Galeri olan giriş katı geçmişte bir ahırdı. Üst kattaki yatakhane ise bugün kent müzesi olarak hizmet veriyor, bu da binanın zaman yolculuğu atmosferini de olumlu anlamda etkiliyor. Müzenin koleksiyonunda Mardin’de yaşam hakkında önemli bilgiler veren eserler bulunuyor. Sanat galerisinde ise resim, fotoğraf ve ebru gibi sanatlara ait eserler bir araya geliyor.

Mardin Ulu Camii
Mardin Ulu Cami şehrin simgesi olarak kabul ediliyor. Mardin’deki en eski cami olan Mardin Ulu Camii özel kubbesi ve minaresiyle şehrin simgesi olarak kabul ediliyor. 1176 tarihinde inşa edildiği bilinen cami Artuklu mimarisini günümüze taşıyan değerli örneklerden biri. Caminin kesme taşlarla örülü duvarlarının arasında görülmeye değer bir avlu ve şadırvan yer alıyor. Ulu Cami keşfinizden sonra şehrin karakteristiğini yansıtan dar sokaklarda dolaşabilir ve buradaki küçük dükkanlardan alışveriş yapabilir, Mardin hatırası hediyelik eşyalar alabilirsiniz.

Mardin Evleri
Omuz omuza vermiş sıkı komşuları andıran Mardin Evleri. Omuz omuza vermiş sıkı komşuları andıran Mardin Evleri harika bir manzara oluşturuyor. Ortaçağ ve Kuzey Suriye mimarisini yansıtan Mardin’deki evler birbirine çok yakın olmasına rağmen, bir ev asla diğerinin manzarasına engel olmuyor. Daracık sokaklara dizilmiş bu evler avluları, balkon ve teraslarıyla dikkat çekiyor. Mardin Evleri bölgenin doğasında yer alan sarı kalker taşları kullanılarak inşa edilmiş. Tüm evlerin açık sarı olmasının nedeni de bu taşların renginden kaynaklanıyor. Mardin gezisi sırasında bu evlerin arasında dolaşırken elinizden fotoğraf makinenizi düşüremeyeceksiniz. Mardin’in geleneksel yaşamını yansıtan bu ortamda kendinizi sanki bir film sahnesindeymiş gibi hissedeceksiniz.

Mardin Kalesi
Şehrin hemen üzerindeki kayalık bir tepe üzerinde Mardin Kalesi. Şehrin hemen üzerindeki kayalık bir tepe üzerine inşa edilmiş Mardin Kalesi, görüntüsünden dolayı Kartal Yuvası olarak da anılıyor. 330 yılında Kral Şad Buhari hastalandığı bir dönemi Mardin Kalesi’nde geçirmiş ve daha sonra kalenin kendisini iyileştirdiğini düşünmüş. Bu nedenle Pers ve Babil halkları da kalenin civarında yerleşim yerleri oluşturmuşlar. Yükseklere kurulmuş kalenin birçok savaşta alınamadığı ve müthiş güçlü bir savunma sağladığı biliniyor. Mardin tarihi yerleri denince akla ilk gelen noktalardan biri olan kaleyi uzaktan izlemeniz mümkün ancak kaleye ziyaretçi kabul edilmediğini belirtelim.

Dara Antik Kenti
Mezopotamya’nın en önemli yerleşim bölgelerinden Mardin Dara. Mezopotamya’nın en önemli yerleşim bölgelerinden biri olan Mardin Dara Antik Kenti 6. yüzyılda Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans İmparatorluğu) sınırlarını korumak için kurulmuş. Mardin Oğuz Köyü civarında yer alan, Mardin tarihinde önemli bir yeri olan antik kentte kayalara oyulmuş evler, kiliseler, mezarlar, kanallar ve sarnıçlar muhteşem bir atmosfer oluşturuyor. Ayrıca antik kentte yer alan zindanı da mutlaka görmenizi öneririz. Dara Antik Kent Zindanı eski bir eve girdiğinizi düşünürken bir anda karşınıza çıkacak ve merdivenlerden indikçe burasının aslında bir zindan olduğunu fark edeceksiniz. Buradaki yüksek sütunların tarihte nelere tanıklık ettiğini düşünmek gezinizin en etkileyici anlarından birini yaşadığınızı düşündürecek.

  • Twitter
  • İnstagram
  • Facebook
  • Foto Galeri